Kalp Sağlığını Korumak için Bunlara Dikkat: Egzersiz, Sağlıklı Ve Dengeli Beslenme

Kalp sağlığını korumanın yollarından biri de düzenli egzersiz yapmak. Hangi egzersizler ne zaman yapılmalı? Süresi ne kadar olmalı? İstinye Üniversitesi (İSÜ) Öğretim Üyesi ve Kardiyoloji Uzmanı Uzm. Dr. Kıvanç Eren, bu soruları yanıtlarken, egzersiz dışımda kalp sağlığında önemli olman unsurları anlattı.

“Vücudun tüm sistemlerinin sağlığının korunması için egzersiz önemli”

 

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Kıvanç Eren, kalp sağlığını korumada egzersiz önemiyle ilgili şunları söylüyor:

“Sadece kalp sağlığı değil insan vücudunun hemen hemen tüm sistemlerinin sağlığının korunması için egzersiz önemlidir. Egzersiz yapmak, dolaşım sisteminin iş yükünü arttırıp vücuda daha önce karşılaşmadığı yeni bir stres eklemektedir. Dolaşım sistemi artmış iş yükü ile mücadele etmek için çeşitli adaptasyon mekanizmalarıyla kan pompalaması ve doku oksijenasyonunu daha verimli hale getirmektedir. Kabin kontraktilitesi yani kasılma kuvvetinde artış ve de dokuların oksijen tüketiminde verimliliği artmaktadır. Tüm bu adaptasyon mekanizmaları sayesinde kalbin ve dolaşım sisteminin istirahat halinde oksijen ve enerji tüketimi düşmekte ve daha verimli bir şekilde çalışmaktadır.”

“Egzersizin şiddeti ve devam edilebilirliği önemli”

Kalp sağlığını korumak için yapılması gereken egzersizlerle ilgili de bilgi veren Eren, “Egzersiz tipinden daha çok önemli olan egzersizin şiddeti ve devam edilebilirliği. Bahsedilen adaptasyon sürecini tetikleyecek kadar şiddetli olmalı ve progresif bir şekilde artış göstermelidir. Kardiovasküler egzersiz için konuşmak gerekirse, maksimum kalp hızının yüzde 60 ila yüzde 80 arasında yani zone 2 ve zone 3 antrenmanlar hedeflenmelidir. Direnç egzersizleri de bir diğer kalp sağlığı için önemli bir modalitedir. Kardiovasküler egzersizlerde olduğu gibi direnç egzersizlerinde de adaptasyonu tetikleyecek kadar şiddetli ve sürdürülebilir olmalıdır” diyor.

“Egzersizin süresi kişiye göre değişir”

Egzersizin süresi ne kadar olmalı sorusuna Eren, “Egzersizin süresi kişinin kondisyonuna, sağlık durumuna ve kişinin hedeflerine göre değişebilir. Yukarıda bahsedilen şiddet ve sürdürebilirliği de

göz önünde bulundurulursa, 30 ila 60 dakikalık egzersizler ve haftada ortalama 3-4 gün egzersiz yapılması yeterli olacaktır. Fakat düşük tempoda yapılan ve vücudu zorlamayan egzersizlerde süre kısıtlaması yoktur” yanıtını veriyor.

“En uygun vakit kişinin egzersiz programı düzenli sürdürebileceği vakittir”

Egzersiz için en uygun vaktin ne zaman olduğuna dair net bir bilgi olmadığına dikkat çeken Eren, “Literatürde sabah saatlerinde yapılan egzersizlerin daha verimli olduğuna dair çalışmalar dikkat çekse de yapılan meta analizlerde egzersiz ne zaman yapıldığının uzun dönemde bir farkı olmadığı gösterilmiştir. En uygun vakit kişinin egzersiz programını düzenli bir şekilde sürdürebileceği vakittir” diyor.

“Kalp sağlığını korumak için sağlıklı ve dengeli beslenmek önemli”

Kalp sağlığını korumak için yapılması gerekenlerle ilgili bilgi veren Eren, şunları söylüyor:

“Egzersiz dışında kalp sağlığını korumak bir diğer önemli unsur ise sağlıklı ve dengeli beslenmektir. Sağlıklı beslenmek denilince birçok insanın aklına ‘diyet’ geliyor. Fakat burada üzerinde durmak istediğimiz konu aslında diyet yapmak ve kısıtlamak değildir. Gündelik kişinin ihtiyacı olan kalori ve makro besin miktarını sağlıklı ve işlenmemiş besin türlerinde almak. Egzersiz ve sağlıklı beslenmenin dışında ise eğer birey sigara kullanıyor ise sigaranın mutlaka bırakılması gerekir.”

İstinye Üniversitesi hakkında:

İstinye Üniversitesi, "Liv Hospital", "Medical Park" ve "VM Medical Park" olmak üzere üç ayrı hastane markasını tek çatı altında buluşturan ve sağlık sektöründe 25 yılı aşan bilgi, birikim ve yatırımları olan MLP CARE Grubu'nun desteğiyle 21. Yüzyıl Anadolu Vakfı tarafından 2015 yılında kuruldu. Odak noktasında yapay zekâ ve dijitalleşmenin yer aldığı üniversite, güçlü akademik kadrosuyla, eğitim ve araştırma performansıyla ve her alandaki AR-GE çalışmalarıyla çağımızın bilgisinin üretilmesine katkıda bulunuyor. Öğrencilerini bilimin gücüne güvenen, eleştirel düşünebilen, insani ve etik değerlere sahip bireyler olarak yetiştiren İstinye Üniversitesi, sadece teorik bilgiyi odağına almıyor öğrencilerini bilgilerini pratikte de kullanabilecekleri uygulama alanlarına yönlendiriyor. Bünyesinde dokuz fakülte ve iki meslek yüksekokulu yanında lisansüstü eğitim enstitüsü bulunduran üniversite; edebiyattan sanata, sağlıktan mühendisliğe kadar birçok farklı alanda yetkin bireyler yetiştiriyor. Üniversite eğitim, araştırma, yenilik ve teknoloji geliştirmede mükemmeliyeti

hedefleyerek dünyanın öncü üniversitelerinden biri olmayı amaçlıyor. İstinye Üniversite’nin ana hedeflerinden bir tanesi ise yerel ve evrensel sorunlara çözümler geliştirerek toplumun gelişimine katkıda bulunmak.