İstinye Üniversitesi

Elektrikli Araçlar Türkiye'de Ne Zaman Yaygınlaşır?

Tarih
16/01/2023
Yayın
Haber Global
Yayın Türü
Elektronik

Dünyada bir noktada kaçınılmaz olarak elektrikli araçlar, benzin ve dizel motorların yerini alacak gibi görünüyor. AB, 2035'te benzin ve dizeli tamamen yasaklayacak. Türkiye ise Togg ile global otomobil pazarına adımını elektrikli araçlarla atıyor. Peki iç pazarda durum ne? Elektrikli otomobiller ne zaman yaygınlaşacak? Endişeler hangi konularda? Muhtemel kırılma noktaları neler olabilir? Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araç Derneği (TEHAD) Başkanı Berkan Bayram, Türkiye'de 2022'de satılan araçların yaklaşık yüzde 13'ünü hibrid ve elektrikli araçların oluşturduğunu vurguluyor.

Türkiye'ye yeterince araç gönderilmediğini de aktaran Bayram, yoğun teşvik sistemi nedeniyle de Avrupa'da Türkiye'ye nazaran elektrikli araçların çok daha fazla rağbet gördüğüne vurgu yapıyor. Bayram, Togg'un ise burada çok önemli bir rolü olduğunun altını çiziyor:

“Hızlandırıcı bir etki yapacak. Togg milli bir otomobil projesi olarak yola çıktığı için her kesime ulaşacak bir proje. Yani herkesin duyacağı, konuşacağı bir proje ancak herkesin binebileceği bir proje mi, zamanla göreceğiz...”

Elektrikli araç

 

ARZ VURGUSU...
Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Haydar Bozkurt ise otomotiv sektörü olarak bir geçiş dönemi yaşadıklarını söylüyor. “Dizel motor üretiminin büyük ölçüde bitmesinin ardından, tüketiciler farklı alternatifler aramaya başladı” diyen Bozkurt, “Yaygınlaşmanın sağlanması bakımından altyapı hazırlıkları çok önemli” ifadelerini kullanıyor ve altyapı hazırlıklarının tamamlanmasıyla elektrikli araçların daha sık görüleceğini ifade ediyor.

“Togg’un önemli bir rol üsteleneceğini düşünüyoruz. Ülkemize katma değer sağlarken elektrifikasyon sürecini de hızlandıracaktır” şeklinde konuşan Bozkurt, Türk tüketicisinin yeniliklere oldukça açık olduğunu da belirtiyor. Bununla birlikte Bozkurt, kırılmanın ise önemli ölçüde arz ile bağlantılı olacağını öngörüyor:

“Otomobil üreticileri daha fazla düşük emisyonlu ve sıfır emisyonlu araç ürettikçe tüketici de bu araçlara yönelecek. Bu noktada araçların adetleri kademeli olarak artarken elektrikli araçlar için şarj altyapısı, üretim maliyetleri, şarj olma süreleri ve menzilleri gibi birçok konuda da gelişmeler yaşanacaktır.”

'DİZELLERDE YAŞADIĞIMIZIN AYNISI...'

Otomotiv gazetecisi Emre Özpeynirci de arza vurgu yapıyor. “Türkiye’de de eninde sonunda elektrikli otomobil satışları yaygınlaşacak, Avrupa seviyelerine ulaşacaktır. Çünkü başka şansımız yok. Hem ithalat hem de ihracatta Avrupa’ya göbeğimizden bağlıyız” diyen Özpeynirci, “Bunu dizel otomobillerde yaşadık” ifadelerini kullanıyor ve şöyle açıyor:

“2-3 yıl önceye kadar Türkiye’de dizel otomobillerin payı toplam satışlarda yüzde 65-70 iken, bugün yüzde 15'lere düşmüş durumda. Talepte bir azalma yok. Tamamen Avrupa’da dizel otomobil üretiminin bitmesi veya azalmasından kaynaklanıyor. Aynı gelişme elektrikli araçlarda da yaşanacak. Talep bitmeyecek ama arz biteceği için elektrikli araçlar tek seçenek olarak karşımızda olacak.”

Togg

Doç. Dr. Ayfer Ustabaş, "Togg'un ilk modeli SUV 2023'te, sedan 2025'te, coupe 2026'da ve alım gücüne bağlı çok daha fazla kişiye ulaşabilecek küçük SUV ise 2027 sonunda çıkacak" diyor ve halkın daha kolay ulaşabileceği modellerle elektrikli araçların yaygınlaşacağını vurguluyor.

'İHRACATIMIZI SÜRDÜRMEK İSTİYORSAK...'

Doktora tezinin konusu “Mikro ve Makro Etkileri Yönünden Elektrikli Otomobiller (Türkiye Ekonomisi Örneği)” olan ve İstinye Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nde görev yapan Doç. Dr. Ayfer Ustabaş da ihracata vurgu yapıyor. “2002'den beri otomotiv sektörü ihracatta ilk sıradaydı. İlk defa 2. sırada. 500 bin kişiye istihdam sağlayan ve dış ticaret fazlası veren bir sektör bu sektör” diyen Ustabaş şöyle devam ediyor:

“Otomobil ihracatımızın çoğunu AB'ye yapıyoruz ve AB, 2035'te benzinli ve dizel otomobillerin satışını yasaklayacak. Bu durumda şayet satış yapmak, ihracatımızı sürdürmek istiyorsak elektrikli araç üretmek zorundayız. Bunun bizim de elektrikli araçlara geçişimizi hızlandıracak önemli bir etken olduğunu düşünüyorum.”

“Kırılımı sağlayacak olan ihracat olacaktır ki Togg'un da elektrikli olma sebeplerinden biri de bu” diyen Ustabaş, tüketici noktasından da konuyu değerlendiriyor. Yaptıkları ve yayınlamaya hazırladıkları bir akademik çalışmadan veriler paylaşan Ustabaş, araştırmada elektrikli otomobil kullanmanın faydalı bir tutum olduğunu düşünenlerin oranının yüzde 86 düzeyinde olduğunu ancak “Bütçem elektrikli araca yetiyor” diyenlerin oranının yüzde 14.3'te kaldığını vurguluyor.

'İLK NEDEN DÜŞÜK YAKIT GİDERLERİ'


Ustabaş, “Katılımcıların yüzde 92'si 'Muhtemel bir vergi indirimi elektrikli araçları benim için daha çekici kılacaktır' diyor” ifadelerini kullanırken Özpeynirci de “Düşük yakıt giderleri kuşkusuz Türkiye’de elektrikli araç seçmenin ilk nedeni” diye konuşuyor ve araştırmalara göre tüketicinin kafasındaki en önemli soru işaretlerinin sırasıyla şarj süresi, menzil ve halka açık şarj altyapısının bulunmaması olduğunu dile getiriyor.

TEHAD Başkanı Bayram “Kırılma noktası biraz mevzuat düzenlemeleri, vergi teşvikleri gibi politikalara ve kullanıcı alışkanlıklarının da değişmesine bağlı” diyor ve şunları söylüyor:

“Rekabet sadece menzille ve satış fiyatıyla bitmiyor. Diğer unsurlar da süreci hızlandıracak. Şarj noktasında çözüm sunabilecek misiniz? Şarj fiyatlandırması noktasında rekabet edebilir bir fiyat oluşturabilecek misiniz? Şarja ulaşım kolaylığı sağlayabilecek misiniz? Bunlar kırılımları oluşturacak.”